Designer
En yalın haliyle, moda tasarımcılarına designer adı verilmekte. Designer parfüm denen hadise ise moda evlerinin parfüm işine de girerek, izledikleri bir marka genişleme stratejisi sonucu çıkardıkları ürünlere verilen isim. Tanımdan hareketle, zincir bir parfümeride satılmakta olan ürünlerin %90’ının designer parfümler olduğu yargısına ulaşılabilir.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhILb1nmlQ6sP1rtPW3CC1mI_bqPFaAw9d_Mj5zUh5FiWEiGcdxruqu8xe_x4nTfJXUPT7T8V8rhACJhwTIQuwhd42e-n-IKZsksMxdEiafJCYNudngtTnJm4UrKLSzJ2TnoMOc_bDm8a7V/s1600/collection1A.jpg)
90’lı yılların ortalarına kadar az sayıda moda markası parfüm sektöründe de yer almaktayken, günümüzde kot üreten bir marka bile piyasaya çeşit çeşit parfüm çıkarıyor. Rekabet bu denli artmışken işin içine genele hitap için çeşitliliği arttırmak ve şaşalı reklam kampanyalarına yapılan yatırımlar gibi yönetim düzeyinde kararlar dahil oluyor. Hal böyle olunca, maliyetleri azaltmak adına daha düşük ücretler talep eden parfümörler tercih ediliyor ve/veya parfümlerin içeriğinde kullanılan hammaddelerin kalitesi azaltılıyor. “Yıllardır kullandığım parfüm bitince yenisini aldım. Eskisi gibi kokmuyor…” tarzında sorunlarla karşılaşılmasındaki en büyük nedenlerden biri de, maliyetleri azaltmak adına parfümlerin reformüle edilmesidir.
Günümüzde neredeyse tüm designer markaların kıyafet/ayakkabı dışında saat, gözlük ve parfüm gibi yan ürünleri mevcut. Bunların çok büyük bir bölümü de taşeron olarak büyük üreticilere ürettirilerek sadece pazarlama sürecinde marka imajı ile güçlendirilip son tüketiciye sunulan ürünler. Aynı marka bir saatin gömlekten ucuz olması dikkat çekici değil mi? Doğal olarak hiçbir İsviçre saati ile sıradan bir designer (Dior, Hermes ve Bvlgari gibi markalar hariç) saatinin kalitesi karşılaştırılamaz. Benzer mantığı sadece parfüm üreten bir marka ve designerlar arasında kurmakta da sakınca görmüyorum.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYcSzrJgSI-h8erLTIEaerg8YvDIRsxA27XOcm3lPC2QgvJM54gpvzReSt5KSuFmlzdoYBw9Y8gHdgvyb8-jhJfoYdn2hG6s8SmcEWDj2efR_pLKdL2h-tdEbY3Fa_mD3YENsWhhGvf4SM/s1600/collection8A.jpg)
Ticari başarı yakalayan bir parfümün ardından sport, intense veya bilmemne edition tarzı 3-5 varyasyonun (flanker denir) çıkması, farklı markaların yeni kokularının birbirlerini andırması ve doğallıktan uzaklaşılarak sentetik hissiyatın giderek artması, parfüm hobisine gerçek anlamda gönül vermiş kişiler için pazarın algılanan kalitesini düşüren etkenler.
Niş (Niche)
Niş pazarlama; ürün veya hizmetlerin, potansiyel müşteri olduğu düşünülen belli bir hedef kitleye pazarlanmasına yönelik pazarlama stratejisi olarak tanımlanabilir. Niş pazarlanan ürünler, pazardaki muadillerine kıyasla nispeten daha yüksek fiyatlı, daha kısıtlı bir dağıtım ağına sahip, belirli bir hedef kitlenin istek ve ihtiyaçlarına göre oluşturulmuş özellikli ürünlerdir. Tüketicinin niş pazarlanan bir ürüne ulaşmak için katlandığı maliyet (zaman ve para) göreceli olarak daha fazladır.
Niş parfümler, pazarın belli bir bölümünü hedef alan, sunumlarından tarzlarına kadar özel ürünler olarak tanımlanabilir. Niş parfüm üreten parfüm evleri, aynı İsviçreli saat üreticileri gibi sadece parfüm üretimiyle uğraşmaktadır ve dolayısıyla bu konuda uzmanlaşmışlardır. Hatta bazı niş parfüm üreten üreticilerin kökeni yüzyıllarca geriye dayanır. Ayrıca niş parfümlerin üretiminde genellikle sektöre kıyasla daha doğal hammaddeler kullanıldığı için, doğal olarak kalite hissiyatı da yükselmektedir.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiOUHU2rAeUqNrodQNQE_R3Hja3WjjkYeFv9UVPso04al7YZQI9c5tR9tYXAz7fJnn6x_5pAk3kWi40P_BqDHX4-YITsOMTyPvdn3kDIhznVAF1oszBFRduCAo-ImSfvJbC7NX_MTrzgq7S/s1600/collection7A.jpg)
Son yıllarda parfüm sektörüne artan ilgi ile birlikte ülkemizde de birçok niş markanın satışına başlanması parfüm severler adına sevindirici bir gelişme. Harvey Nichols, bazı Brandroom şubeleri, Beymen - Zorlu Center ve Kavaklıdere, Sevil (Acqua di Parma, Comme des Garçons, Tom Ford Private Blend, Armani Privé Collection) ve Türkiye’nin ilk parfüm butiği olan La Dèesse şu an için resmi olarak niş parfüm satışı yapan mağazalar.
Genellikle sadece markaların kendi butiklerinde satışa sunulan; Tom Ford Private Blend, Chanel Les Exclusifs, Dior La Collection Privée, Hermès Hermessence Collection, Giorgio Armani Privé Collection ve Ermenegildo Zegna Essenze Collection gibi seriler her ne kadar designer markaların ürünleri olsa da uygulanan pazarlama stratejileri açısından niş parfümler olarak kabul edilebilir.
Yazının genelinden “designer parfüm kötüdür”, “niş parfüm iyidir” tarzı bir genelleme çıkarılmasını istemem. Her ne kadar koleksiyonum çoğunlukla niş parfümlerden oluşsa da birçok niş parfümden daha çok sevdiğim, her yerde kolaylıkla bulunabilecek designer parfümleri de kullanmaktan keyif alıyorum. Ancak pazarın büyüklüğüne bakıldığında üretimde olup da ilgi çekici ve kaliteli bulduğum designer oranı son derece düşük.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg9jTVKsd_bRv4huBYnkfR_JmPKKLRJRdcGik_WOW2rc-dkHsyEVa-dSMf-fwvHlv8KOWLH7rdePApnSbgOvbrW75wcl31OLavZiEZWXeCoLDiRcd-TrJymNh3HUejbQlomWxKJB79IX533/s1600/collection6.jpg)
Niş parfüm tanımında bahsettiğim hedef kitleyi, parfüm kullanmayı ve denemeyi hobi olarak gören ya da özel ürünlere sahip olmak isteyen tüketiciler oluşturuyor. Dolayısıyla niş parfümler ve üretimden kalkmış designerlar, kaliteli içerikleri ve trendleri umursamayan tarzlarıyla standart parfüm kullanıcısının bir tık ötesinde parfüm severlerin ilgisini çekmekte.